Protez göz kişinin gözünün aynısı olmasını beklemek çok doğru bir yaklaşım değildir. Protez göz işi ne kadar ticari bir iş olsada insani ve etik değerlerin ön planda özellikle tutulması gereken bir durumdur. Protez göze aday hastalar psikolojik olarak yıpranmış, bazen içine kapanmış kişiler olmaya eğilimlilerdir.

Biz hastalarımızım psikolojilerini biliyoruz ve onlara gerçekleri vaat edebiliriz. Bu şekilde hastalarımız genelde yönlendirilmeye açık, vaatlere çabuk inanmak istemekteler. Bu sebeple yönlendirilmeleri kolay olmaktadır.

Telefonda alınan bilgi ile bir protezin çok iyi olacağına, aynısı olacağına, kusursuz olacağına, çok hareketli olacağına karar verebilmeniz mümkün değildir. Bir protezin hareketi göz yapılarına, kaslarına ve alınan kalıba bağlıdır. Hiç bir zaman diğer göz kadar hareket etmesi fiziksel olarak mümkün değildir.

Her göz protez merkezi tabi ki en iyisini elinden geldiği kadar iyi yapacaktır ama beklentiyi aşırı yukarda tutmak sağlıklı bir yaklaşım olmayıp hastada daha sonra gelişebilecek hayal kırıklığına ve daha sonrada mutsuzluğa ve tatminsizliğe yol açar.

Burada sağlam gözün bir taklidi yapıldığını her zaman bilinmesi gerekmektedir. Taklit her zaman taklittir, orijinalinden bir şekilde farklıdır. Biri dokudan oluşan bir yapı iken diğeri akrilik malzemeden, boyadan yapılan bir üründür. Onun için burada gerçekçi hedefler koyup gerçekçi hedeflere göre beklentilerin ayarlanması daha sonra oluşacak psikolojik tatminsizliği mutsuzluğu önlemektedir.

Öyleyse buradaki hedef ne olmalıdır? Hedefimiz sosyal mesafeden yani 1,5-2 metreden protez gözün anlaşılmaz olmasını beklemek gerçekçi bir hedeftir. 45 cm den bakıldığında farklar olduğu anlaşılacaktır. İki taraf arasındaki farkları azaltmak için ayrıca Protez göz hastalarımıza sağlam gözlerini koruyacak gözlük veriyoruz. Hem estetik olarak hemde koruyucu olması açısından gözlük kullanımının faydaları olacaktır.